Fizikte "YOKLUK" Nedir?
Saç dökülmesini önlemenin yolları
Saç dökülmesine karşı bunları yiyin
Mevsim geçişleri, stres ve dengesiz beslenme ile bazı zararlı alışkanlıklar, bağışıklık sistemimizi olumsuz şekilde etkileyen faktörlerden birkaçı. Ancak bu faktörlerden yalnızca vücudumuz değil, saçlarımız da aynı oranda etkileniyor, özenle bakılan saçlar tel tel dökülüyor. Ancak saç dökülmesini tamamen durdurmak mümkün. Saçlar yıkanırken, taranırken ya da kendiliğinden dökülebiliyor. 1 günde 50-100 adet saçın dökülmesi olağan kabul edilirken, bu miktar 100 telin üzerine çıkıyorsa, saçlarda belirgin azalma hissediliyorsa, saç telleri giderek inceliyorsa bunun altında yatan nedenleri öğrenmek ve gerekli tedaviyi uygulamak için doktora başvurmak gerekiyor. Çünkü saç dökülmesinin ardında demir eksikliği, romatizma, tiroit hastalıkları, çinko ve biyotin eksikliği gibi çeşitli pek çok sağlık sorunu yatabiliyor. Doktora başvurmakta gecikmek, eğer varsa hastalığın daha da ilerlemesine hem de saç dökülmesinin kalıcı hale gelmesine neden oluyor. Alınabilecek basit önlemlerle alışkanlıklara dikkat edilmesi, daha sağlıklı ve gür saçlara sahip olunmasını sağlıyor.
Saçlarınızı her gün yıkamayın
Saçlarınızı her gün ve fazla sıcak suyla yıkamayın. Bunun yerine günaşırı, ılık ve fazla basınçlı olmayan suyla yıkayın, saç tipinize uygun bir şampuan kullanın. Her yıkamada 2 kereden fazla şampuan veya sabun kullanmayın. Şampuanlama sırasında ise saç derisine hafifçe masaj yapın. Yıkamanın yanı sıra saçlarınıza haftada 1 kereden fazla fön çektirmeyin, düzleştirici veya maşayla şekillendirmeyin. Saç boyası ve perma gibi yöntemlerden uzak durun. Saçlarınızı seyrek dişli tarak ya da doğal kıllar içeren fırçalar ile her gün tarayın.
Bu besinleri tüketin
Gür saçlar için dışarıdan yaptığınız uygulamaların yanı sıra beslenme şekliniz de oldukça önem taşıyor. Saçların köklerini beslemek ve büyümesini sağlamak için gereken protein, fasulye, mercimek, yumurta, yağsız yoğurt ve peynir ile karşılanabiliyor. Her gün 2 dilim peynir, 2 bardak süt, 2 kase yoğurt seçeneklerinden birini tüketerek saçlarınızın protein ve kalsiyuma doyurun. Bunun yanı sıra, günlük 1 porsiyon ( 6 yemek kaşığı susuz) baklagil, 150 gr kırmızı et/ balık veya 1 avuç badem/yer fıstığı, içerdiği çinko ile saç diplerini uyarıyor, o bölgede yer alan hücrelerin metabolizmalarını düzenliyor.
Her gün 2 bardak süt için
Sağlıklı saçlar için önemli olan bir diğer vitamin ise biyotin. Biyotin ihtiyacı haftada bir kez karaciğer, böbrek, midye, ıstakoz, alabalık, haftada 2-3 kez tavuk göğsü, yumurta sarısı, baklagil, karnabahar veya patates ile karşılanabiliyor. Saçların ihtiyacı olan A vitamini için zengin yeşil yapraklı sebze ve taze fasulye; saçların doğal döngüsünü korumak için de E vitamini ve esansiyel yağ asitlerinden zengin ceviz, fındık veya bademden her gün bir avuç tüketin. Saç köklerini ve saç derisini koruyan, saçın uzamasını, parlaklığını ve dayanıklılığını sağlayan havucun ise günde 1 adet tüketilmesi yeterli. Bunu yanı sıra sağlıklı saçlar için gerekli fitoöstrojen miktarını karşılayan iç kabak çekirdeği de her gün 1 kahve fincanı kadar tüketilebilir.
Çeşitli tedavi yöntemlerini deneyin
- Saç dökülmesine karşı birtakım yöntemler uygulanabiliyor. Bu uygulamalar şu şekilde sıralanıyor:
- Kişinin öyküsü, muayenesi ve tetkik sonuçları birleştirilerek ihtiyacına göre oral vitamin, uygun serum ve şampuanlar önerilmesi,
- Doktor tarafından hazırlanan karışımlar ile cilde enjekte edilerek saç köklerindeki yavaşlamış kan akımını hızlandıran, saçın ihtiyacı olan vitamin, mineral ve aminoasitler doğrudan saça en yakın damarlara ulaştıran mezoterapi uygulaması,
- Yine doktorlar tarafından uygulanan, kişinin kendi kanından özel yöntemlerle ayrıştırılan plazmanın içerdiği trombosit ve büyüme faktörlerinin saç derisine enjekte edildiği PRP uygulaması,
- Tüm tedavilerin yetersiz kaldığı ya da geç kalınmış durumlarda, özellikle erkek hastalarda saç ekimi uygulaması.
Sanallaştırma Nedir ?
Kullanıcı Dostu Bir Sistem
Kısa Sürede Başarı Yakaladı
Sanallaştırma Çeşitleri
- Ağ Sanallaştırması
- Sunucu Sanallaştırması
- İşletim Sistemi Sanallaştırması
- Depolama Alanı Sanallaştırması
Sanallaştırmanın Faydaları Nelerdir?
- Sanallaştırmayı yönetmek hiç zor değildir. Gerek sistemi kurmak gerekse de yönetmek için orta düzey bir bilgisayar bilgisi yeterlidir.
- Sanallaştırma işletim sistemlerindeki uyum problemini ortadan kaldırdı. Geçmiş dönemlerde bilgisayar ve bazı işletim sistemleri arasında uyumsuzluk oluşabiliyordu. Şu anda ise bir tek bilgisayarın içinde birden fazla işletim sistemi kurmak olası.
- Hataların tespiti artık çok daha hızlı bir şekilde gerçekleşiyor.
- Erişim kontrolü ile birlikte güvenlik düzeyi de artar. Bir sanal cihazdaki problem, diğer cihazları etkilemez. Diğer cihazlar yoluna sorunsuz şekilde devam ederler.
- Kaynakların daha verimli ve etkin bir biçimde kullanılmasını sağlar.
- Olası veri kayıplarını önler.
- Risk almadan testler yapabilmenize zemin hazırlar.
- Soğutma, elektrik, donanım gibi maliyetlerin artmasına engel olur.
- Dilediğiniz uygulamayı ya da servisi esnek olarak birbirinden ayırabilirsiniz. Bu sayede de kaynak konusunda israf yaratmamış olursunuz.
Sanallaştırma Programları
Neden Sanallaştırma?
DSÖ : "Şu an hiçbir aşı çalışması, virüs üzerinde etkili değil"
DSÖ'nün aşı açıklaması korkuttu: Büyük umutlara kapılmayın
Dünya Sağlık Örgütü kafa karıştıran ve korkutan açıklamalarına devam ediyor. DSÖ Acil Durumlar Birimi Başkanı Dr. Mike Ryan, koronavirüs aşısı hakkında yorumlarda bulundu. Ryan, "Kovid-19 aşısı için büyük umutlara kapılmayın. Asıl soru, kitlesel üretime ne kadar süre içinde geçilebileceği. Şu an hiçbir aşı çalışması, virüs üzerinde etkili değil" ifadelerini kullandı.
Gelin-Kaynana İlişkilerinin Temel Sorunu
Gelin-Kaynana İlişkilerinin Temel Sorunu
İnsanlık tarihi boyunca gelin-kaynana ilişkileri günümüze
taşındığı halinden çok da farklı bir seyir izlememiştir. Bu sorunun elbette
kendine göre açmazları ve çıkmazları var. Bunları anlamaya çalışmak için bazı
hususları derinlemesine incelemek,bu hususları ele alırken de ortaya çıkan
sonuçları pratik etmek gereklidir.
Bu yazımızda gelin-kaynana ilişkilerinin neden olumsuz bir
şekilde şekillendiğini, neden yapıcı davranışın ve yapıcılığın sonuç vermediği
üzerinde durmaya çalışacağız.
Öncelikle en belirleyici unsurun yaşanılan toplumun
sosyolojik yapısında gizli olmasıdır. Ataerkil toplumlarda erkek çocuk sahibi
bir kadın olmanın verdiği statüsel gücün, başka bir kadın tarafından
tanımlanmasına razı olmamak veya bu gücün paylaşılmasına razı olmamaktır. Bu gücün
ataerkil toplumlarda sıklıkla görüldüğünü söyleyebiliriz.
Bir diğer husus ise erkeğin yetişkin gibi davranmaması
hususudur. Burada erkek, kendi ailesinde sürekli kontrol edilen ve
yönlendirilen bir birey olarak karşımıza çıkmaktadır. Karısı ve annesi arasında
kalan bu erkek genellikle evlilik öncesi ailesinden olan bireylere daha fazla
prim tanımaktadır.
Annelerin fazlasıyla sorunlar karşısında çocuklarını
koruyucu bir karaktere sahip olması da bir başka husustur. Bu pozisyonda anne
yani kaynana, oğlunun evliliğine sürekli olarak yarar-zarar dengesinde müdahil
olabilmekte ve bu sebeple aile içerisinde huzursuzluklara sebebiyet
verebilmektedir.
Ekonomik koşullar ise bir başka unsurdur. Günümüz ekonomik
koşulları kimi bireyleri veya aileleri bir arada yaşamaya mecbur
bırakabilmektedir. Tabi ki de bu birlikteliğin yaratmış olduğu sıkıntılar da
mevcuttur. Bir arada yaşamanın kendine göre zorluklarını az-çok tahmin
edebilirsiniz.
Çocuk bakımı burada en belirleyici unsurlar arasındadır.
Yeni ve annelik konusunda deneyimi olmayan gelin fazlasıyla yardıma açık olduğu
için durumlara rahatlıkla müdahale edilebilir bir açıklıktadır. Gelini bu
yüzden sıklıkla eleştiren kaynana gelininin doğru bir şekilde çocuk
yetiştirmediğinden yakınabilir. Kendi tecrübelerini gelinine aktarırken dayatmacı olan kaynana
sıkıntının kendinde değil gelinde olduğunu düşündükçe söylemler ve pratikler bu
yönde gelişir.
Bir diğer unsur ise seçim.. Bazı konularda aile içinde tartışmalar çıkabilir ve erkek bu noktada annesi ve karısı arasında tercih yapmak zorunda kalabilecek durumlara gelebilir. Bu da gelin ve kaynanaarasındaki gerilimleri katlayabilir..
Çocuğunuzun Diksiyonunu Düzeltecek 6 Öneri
Dağ Bisikleti Yaparken Dikkat Etmeniz Gereken 4 Kural
SOĞAN ÇORBASI TARİFİ
1/2 yemek kaşığı zeytinyağı
4-5 adet kuru soğan
1/2 çay kaşığı toz beyaz şeker
1/2 çay kaşığı tuz
1/2 çay kaşığı karabiber
2 yemek kaşığı un
6 su bardağı et suyu
1 bütün defne yaprağı
Üzeri için;
5-6 dilim ekmek
1 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri
Soğan Çorbasının Hazırlanışı
Orta ateşte tereyağını büyük bir tencerede eritin. Zeytinyağı, yarım ay şeklinde doğranmış soğanları ve şekeri ekleyin. Soğanlar yumuşayana kadar hafifçe kızarana ve karamelize olana kadar pişirin. Tuz, karabiber ve unu ekleyin ve 1 dakika karıştırarak pişirin. Et suyunu ve defne yaprağını ekleyin. Kaynama noktasına getirmek için ısıyı artırın. Kaynadıktan sonra sıcaklığı orta-düşük seviyeye düşürün ve 30 dakika pişirin. Baget dilimlerini bir fırın tepsisine yerleştirin ve hafifçe kızarana kadar pişirin. Isıya dayanıklı çorba kaselerine çorba koyun. Üzerine ısıttığınız ekmek dilimlerinden birer tane ekleyin. Son olarak rendelediğiniz kaşar peynirini ilave edin ve 200 derecede kaşar peyniri eriyene kadar pişirin.
Dijital Diyet
30.000 bin liralık cep telefonu !!!
Huawei Mate Xs'ten bahsediyoruz.
Son günlerde telefon üreticisi şirketler,koronavirüsün yarattığı kar marjı kayıplarından dolayı durumu böyle sübvanse edeceklerini düşünmüş olacaklar ki "NASIL OLSA TELEFONLAR AZ SATILIYOR... O HALDE BEN DE YÜKSEK FİYAT ÇEKERİM" diyerek karlarını korumayı amaçlayan bir stratejiye yöneldiler..
Apple,Samsung,Xiaomi derken olaya Huawei'nin de katılması piyasada pek çok telefon üreticisi firmanın aslında ne kadar zor durumda olduklarını göstermektedir.
Yüksek fiyatla yüksek kalite vaadeden Huawei de bir telefon tanıttı.. Huawei Mate Xs..
Etiket fiyatı 29.999 lira olan bu telefonun kullanıcılara ne kadar hitap ettiği zamanla anlaşılacak bir konu. Bu üretimlerle beraber temel bir soru akla geliyor:"ÜRETİM,TÜKETİCİ ODAKLI MI YAPILIR YOKSA TÜKETİCİLERİN TALEPLERİNİ BELİRLEYEN ŞEY ÜRETİM MİDİR?"
Artık Arabalarda Akıllı !
Varsayalım insan soyu kaldırılıp her şeyin kendiliğinden gelişip olgunlaştığı, sütlerin balların yerden kaynadığı, yiyeceklerin dallarından koparılmayı beklediği, herkesin gönlünden geçirdiğini hiç vakit kaybetmeksizin önünde bulduğu ve elde etmekte hiç zorlanmadığı bir Utopia ülkesine götürüldü. O zaman ne yaparlardı bu insanlar?
Schopenhauer’un Hayatın Anlamı adlı eserinde bahsettiği bu durum aslında sahip olduğumuz şeyler üzerinde uygulanabilse çok daha ağrısız dönemler geçirip asıl odaklanmak veya ilgilenmek istediklerimize daha fazla zaman ayırabiliriz.
Şehir hayatında araba sahipliği de aslında biraz bu alana giriyor. Sahip olduğunuz arabada aklınız kalmadan geçireceğiniz zamanları veya siz arabada değilken sevdiklerinizin güvenliğini sizin yerinize düşünen birisi olsa nasıl olurdu?
İşte Turkcell’de bu ihtiyaçtan yola çıkarak Kopilot’u geliştirmiş. Kopilot’un benzersiz özelliklerinden yararlanmak için, Turkcell’in makineler arası iletişimi sağlayan Kopilot tarifesine abone olarak alabileceğiniz, bir adet Turkcell Kopilot cihazı ve akıllı telefonunuza kolayca indirebileceğiniz ücretsiz Turkcell Kopilot uygulaması yeterli. Sistemi özetlemek gerekirse, Kopilot cihazının içinde bir adet Turkcell sim kart bulunuyor ve cihazı aracınıza taktığınızda, otomobiliniz ile akıllı telefonunuzu eşleştirmenizi sağlıyor. Ve bu sayede aracınızın tüm dijital verilerine akıllı telefonunuzdan ulaşabiliyorsunuz.
Kurulum ise çok basit. Cihazınızı, aracınızda bulunan OBD soketine takıyorsunuz. Bu soketin yeri, aracınızın marka ve modeline göre farklılık gösterebilir. Uygulamada bu soketin yerini bulmanız için bir kılavuz da mevcut.
Turkcell Kopilot’un ana ekranından tüm sürüş bilgilerinize kolayca ulaşmak mümkün. Klasik bir araç takip çözümünün sağladıklarından çok daha fazlasını sunan uygulamanın Seyahat Günlüğü bölümünde; yaptığınız yolculuklarda nereden nereye gittiğinizi harita üstünde görebilir, kaç kilometre yol aldığınızı, ne kadar yakıt tükettiğinizi ve ne kadar sürede ulaştığınızı, tüm ayrıntılarıyla kolayca öğrenebilirsiniz. Yakıt tüketiminin çok önem kazandığı şu günlerde, otomobilinizi bu sayede çok daha verimli ve tasarruflu bir şekilde kullanabilirsiniz.
Ana ekrandan kolayca ulaşabileşeceğiniz bir diğer bölüm ise Kontrol Sizde özelliği... Bu bölümde Vale modu, Ebeveyn modu ve Güvenli mod bulunuyor. Tek dokunuşla aktif hale getirebileceğiniz bu modlar, aracınız sizin belirlediğiniz limitler dışında kullanıldığında size haber veriyor. Diyelim ki aracınızı valeye teslim ettiniz ya da bir yere gitmesi için çocuğunuza verdiniz; eğer sizin belirlediğiniz hız limiti veya uzaklık limiti aşıldıysa anında bilgilendiriliyorsunuz. Güvenli mod’da ise aracınız bir yerde park halindeyken; bir sarsıntı olduğunda, aracınızın motoru çalıştığında ya da hareket ettiğinde bunun bilgisi o an akıllı telefonunuza sizin tercihinize göre arama veya bildirim olarak geliyor. Yani bu fonksiyonu, bir dijital alarm olarak kullanmak mümkün. Zaten Turkcell Kopilot da bunu “Dijital Anahtar” olarak uygulamada adlandırmış.
Turkcell Kopilot, sahip olduğu teknoloji sayesinde sürücünün yorgunluk durumunu da takip ediyor ve onu alarm vererek uyarıyor. Hatta bunu sürücüyü kahve molasına davet ederek hoş bir şekilde yapıyor. Ayrıca otomobile gelen darbeleri de analiz ederek olası kaza durumlarında uygulamada önceden tanımlanmış kişilere, anında bilgilendirme gönderebiliyor.
Otomobiliniz ile ilgili harcamalarınızda kullanabileceğiniz Turkcell Kopilot’un Size Özel menüsü sayesinde ise; kaskonuzu yaptırabilir, periyodik bakım hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Ayrıca özel şoför hizmeti ile aracınızı kolayca muayene ettirebilir, ikame araç talep edebilir ve hatta kolayca lastik satın alabilirsiniz. Üstelik tüm bu hizmetlerden; Turkcell işbirlikleri sayesinde indirimli olarak faydalanabilirsiniz.
Bütün bu özellikler dışında daha pek çok yenilik, Turkcell tarafından sürekli olarak geliştirilmeye ve Turkcell Kopilot’un yeni fonksiyonları arasına katılmaya devam ediyor. Siz de Turkcell Kopilot’un bu ayrıcalıklı dünyasına katılmak isterseniz en yakın Turkcell mağazasına uğrayabilir veya turkcell.com.tr’den siparişinizi verebilirsiniz
7 Basit Yazı Stili Değişikliği ile Ortalama Oturum Süresi Arttırmak
En iyi Yazı Boyutu – Font Büyüklüğü
En İyi Yazı Tipi – Yazı Fontu
En iyi Arkaplan Rengi – Yazı Arkaplan Renk Uyumu
Sonuç ne mi ? Buyrun;
- Eksisözlük, uludagsözlük, shiftdelete, r10, wmaraci gibi Türkiye’nin önde gelen sitelerine bir bakın. Hepsi yazı arka plan rengi olarak gri ve tonlarını kullanır. Yani Türk internet kullanıcısı zaten hali hazırda gri yazı arkaplan rengine alışık.
- Kitaplarda yine aynı şekilde yazı arkaplan rengi olarak genelde gri ve tonları kullanıyor. Yani zaten insanların sürükleyici, uzun yazılarda alışık olduğu renk gri.
- Beyaz her ne kadar sade görünsede, bir süre sonra ister istemez gözü yoruyor. Ayrıca göz rahatsızlığı olan bir çok insan için sürekli beyaza bakmak oldukça rahatsız edici olabiliyor.